Eskişehir boşanma avukatı, boşanma sürecinde haklarınızı savunarak mağduriyetinizin önlenmesi ve sürecin sizin için hızlı ve kolay geçmesini sağlar.
Boşanma Türk Medeni Kanunu 2. kitap 1. kısım 2. bölümde 24 madde halinde düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu’nda geçen boşanma sebepleri tahdidi olarak sayılmıştır. Bunlar:
- Zina
- Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış
- Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
- Terk
- Akıl hastalığı
- Evlilik birliğinin sarsılması
Boşanma Sebepleri | |||||
---|---|---|---|---|---|
Zina | Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış | Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme | Akıl hastalığı | Terk | Evlilik Birliğinin temelinden sarsılması |
Zina Sebebiyle Boşanma Davası
Zina Türk Medeni Kanunu madde 161’de düzenlenmiştir. Eskişehir Boşanma Avukatı müvekkillerine zina sebebiyle boşanma davaları bakımından hukuki yardım sağlamaktadır. Zina mutlak boşanma sebeplerinden bir tanesidir. Düzenleme şu şekildedir:
Zina
Madde 161- Eşlerden biri zina ederse, diğer eş boşanma davası açabilir.
Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her halde
zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.
Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
Hayata Kast, Pek Kötü Muamele veya Onur Kırıcı Davranış Sebebiyle Boşanma Davası
Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış mutlak boşanma sebeplerinden bir tanesidir. Hayata kast pek kötü muamele veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanma davalarında Eskişehir Boşanma Avukatı tarafından temsil edilmeniz haklarınıza kavuşmanız için son derece önemlidir. Bu boşanma sebebi Türk Medeni Kanunu madde 162’de düzenlenmiştir. Düzenleme şu şekildedir:
Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış
Madde 162- Eşlerden her biri diğeri tarafından hayatına kastedilmesi veya kendisine pek kötü
davranılması ya da ağır derecede onur kırıcı bir davranışta bulunulması sebebiyle boşanma davası
açabilir.
Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde
bu sebebin doğumunun üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer.
Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Sebebiyle Boşanma Davası
Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme sebebiyle boşanma davası mutlak bir boşanma sebebidir. Eskişehir boşanma avukatı bu mutlak boşanma sebebinin gerçekleşmesi durumunda da sizi başarıyla temsil etmek için yasal süreç boyunca hukuki destek verecektir. Türk Medeni Kanunu madde 163’te düzenlenmiştir. Düzenleme şu şekildedir:
Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme
Madde 163- Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu
sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası
açabilir.
Terk Sebebiyle Boşanma Davası
Terk
Madde 164- Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek
maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde
ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim veya noter
tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir. Diğerini
ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini
engelleyen eş de terk etmiş sayılır.
Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim veya noter, esası incelemeden yapacağı
ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi hâlinde doğacak
sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar gerektiğinde ilân yoluyla yapılır. Ancak, boşanma
davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve
ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava açılamaz.
Akıl Hastalığı Sebebiyle Boşanma Davası
Akıl hastalığı
Madde 165- Eşlerden biri akıl hastası olup da bu yüzden ortak hayat diğer eş için
çekilmez hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla
tespit edilmek koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Sebebiyle Boşanma Davası
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davası, Medeni Kanun m.166’da
düzenlenmiştir. En sık karşılaşılan boşanma sebebidir. Düzenleme şu şekildedir:
Madde 166- Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek
derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan
davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise
ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar
kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.
Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin
davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma
kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına
kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul
edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz
önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin
taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının hakimi
bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.
Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi
ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun
ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin
istemi üzerine boşanmaya karar verilir.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması (Şiddetli Geçimsizlik) Şartları
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması (şiddetli geçimsizlik) nedeniyle boşanma kararı verilebilmesi
için şu üç şartın bir arada bulunması gerekir:
- Evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olması gerekir.
- Evlilik birliğinin temelinden sarsılması ortak hayatı çekilmez hale getirmelidir.
- Davacının kusuru daha ağır ise, davalının boşanmaya itiraz etmemiş olması veya itirazın kabul
görmemiş olması gerekir.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılmasında Kusur
- Kusursuz eş; diğer tarafın az da olsa kusurlu olduğunu ispatladığı takdirde, evlilik birliğinin
temelinden sarsıldığı, yani şiddetli geçimsizlik olduğu kabul edilerek boşanma kararı verilir.
Kusursuz eş hakkında açılan boşanma davası ise reddedilir. - Az kusurlu eş; diğer tarafın daha fazla kusurlu olduğunu ispatlarsa şiddetli geçimsizlik
nedeniyle boşanma kararı verilir. - Daha fazla kusurlu eş; diğer eşin kendisinden az da olsa kusurlu olduğunu ispatlarsa ve diğer
eş boşanmaya karşı çıkmazsa boşanma kararı verilir. Ancak, daha fazla kusurlu eşin açtığı
boşanma davasının reddedilmesi, az kusurlu eş tarafından talep edildiğinde; yani az kusurlu
eş boşanmak istemediğinde şu şartların da birarada gerçekleşmesi gerekir:
o Boşanmak istemeyen az kusurlu eşin karşı çıkmasının, hakkın kötüye kullanılması (MK
m.2) niteliğinde olduğunun ispatlanması gerekir.
o Eş ve çocuklar açısından evliliğin sürdürülmesinin korunmaya değer olmadığının
anlaşılması gerekir. - Eşit kusur halinde tarafların boşanmasına karar verilir.
- Tamamen kusurlu eşin açtığı boşanma davası da reddedilir. Tamamen kusurlu eşin boşanma
davasının reddedilmesinin nedeni, bir kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna
dayanarak bir hak elde etmesinin hukuka aykırı olmasıdır.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedenleri
- I. Eşe Karşı Fiziksel Şiddet Uygulama: Bir eşin diğer eşe karşı fiziksel şiddet uygulaması, şiddetli
geçimsizlik (evlilik birliğinin temelinden sarsılması) nedeniyle genel boşanma nedenleri arasında en
önemlisidir. El ile veya başkaca hangi şekilde olursa olsun darp, cebir, dayak, itekleme vs. her türlü
fiziksel şiddet boşanma sebebidir. Ancak, fiziksel şiddet eyleminden sonra evliliğin devam etmesi,
şiddet eyleminin diğer eş tarafından affedilmesi, en azından hoş görüldüğünü gösteren olguların
bulunması halinde boşanma davası reddedilir. - II. Eşe Karşı Ekonomik ve Psikolojik Şiddet Uygulama: Eşlerin birbirlerine psikolojik baskı uygulayarak
evliliği çekilmez hale getirmemesi; ekonomik güçlerini birbirine karşı kullanmamaları ve gelirleri evlilik
birliği için harcamaları gerekir. Ekonomik gücün diğer eşe karşı bir baskı unsuru olarak kullanılması
veya psikolojik şiddet uygulayarak diğer eşin ruhsal/duygusal açıdan yıpranmasına neden olunması
halinde geçerli bir boşanma sebebinin doğduğu kabul edilir. - III. Aileye Karşı İlgisizlik: Eşlerin birbirlerine ve çocuklara karşı ilgisiz davranmaması, sosyal veya
bireysel açıdan ihtiyaç duydukları zamanlarda birbirlerine destek olmları ve ilgilenmeleri ailevi bir
yükümlülüktür. Ailevi görevlerini yerine getirmeyen eş, boşanma davasında kusurlu kabul edilerek
boşanma kararı verilir. - IV. İçki İçmek/Alkol Bağımlılığı: İçki içme, alkol bağımlılığı seviyesine varmışsa, evlilik hayatının
temelinden sarsıldığı kabul edilmektedir. Çünkü, bu halde içki içen taraf evlilik birliğinin gerektirdiği
yükümlülükleri yerine getirememektedir. - V. Ailenin Evliliğe Müdahalesi: Taraflar kendi ailelerinin evliliğe müdahale etmesine izin
vermemelidir. Ailesinin evliliğine müdahalesine sessiz kalan veya izin veren taraf boşanma davasında
kusurlu kabul edilir. - VI. Eşe Hakaret Etme veya Ailesinin Hakaret Etmesine Sessiz Kalma: Eşlerin birbirine hakaret etmesi
evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, şiddetli geçimsizlik olduğunun göstergesidir. Ayrıca, evlilik birliği
içinde her iki taraf da diğer tarafın ailesinin eşine yönelik hakaretlerine karşı sessiz kalmamalıdır.
Evlilik birliği, her iki tarafı da eşine karşı saygısız tutumlara karşı koyma yükümlülüğü altına
sokmaktadır. - VII. Eşini Sevmediğini veya Boşanmak İstediğini Söylemek: Evlilik, sevgiye dayalı bir toplumsal
ilişkidir. Eşlerden birinin diğer tarafı sevmediğini ifade etmesi, şiddetli geçimsizlik olduğunun, yani
evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını gösterir. Üçüncü kişilere eşinden boşanmak istediğini veya
evlilik birliği açısından kabul edilemeyecek sözler sarf etmek de boşanma nedenidir. - VIII. Agresif ve Saygısız Davranışlar: Evlilik birliği karşılıklı anlayış ve saygı gerektirir. Eşlerin agresif ve
saygısız davranışları boşanma nedeni olarak kabul edilir. - IX. Eşe İftira Atma: Bir eşin diğer eşe gerçek dışı olgular isnat etmesi, yani iftira atması kusurlu bir
hareket olup ortak hayat sürdürülemeyecek derecede evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olduğunu
kabul etmek gerekir. - X. Bağımsız Konut Açmama: Erkek eş, ailevi yaşam için bağımsız konut aşma yükümlülüğü altındadır.
Konutun evlilik birliğinin sürdürülebileceği asgari yaşam olanaklarına sahip bir konut olması yeterlidir. - XI. Aile Sırlarının Üçüncü Kişilere Anlatılması: Eşlerin evlilik içinde aile sırrı olarak kalması gereken
konularda üçüncü kişilere bilgi vermemesi gerekir. Aile sırlarının üçüncü kişilere anlatılması, boşanma
nedenidir. - XII. Cinsel İlişkiye Girememe veya Cinsel İktidarsızlık: Eşlerden birinin cinsel ilişkiden kaçınma, cinsel
ilişkiye girme veya erkeğin cinsel iktidarsızlık sorunu varsa ve bu cinsel sorunlar karşılıklı anlayış
çerçevesinde çözülemiyorsa, evlilik birliğinin cinsel sorun nedeniyle temelinden sarsıldığı kabul
edilmektedir. - XIII. Kumar Oynama Alışkanlığı: Kumar oynamayı bir alışkanlık haline getirerek aile yükümlülüklerini
ihmal eden eş, boşanma davasında kusurlu olarak kabul edilir. - XIV. Güven Sarsıcı ve Sadakat Yükümlüğüne Aykırı Davranışlar: Güven sarsıcı davranışlar ve sadakat
yükümlülüğünün ihlali genel boşanma sebepleri arasında en sık rastlanan boşanma nedenlerinden
biridir. Güven sarsıcı davranıştan kast edilen, eşlerin birbirlerine güven duygusunu zedeleyen her
türlü davranıştır. Bir eşin diğer eşi aldatması halinde, özel bir boşanma nedenine dayanılarak aldatma
nedeniyle boşanma davası açılmalıdır. Zina özel nedenine dayalı boşanma davası açılmadığı takdirde, aldatma olgusu güven sarsıcı davranış olarak genel bir boşanma nedenine de dönüştürülerek
boşanma davası açılabilir. Yargıtay uygulaması, aşağıdaki davranışları sadakat yükümlülüğüne aykırı
ve güven sarsıcı davranış olarak kabul etmektedir:
- Sürekli gece geç saatlere kadar dışarda olma,
- Bir eşin kendisine ilgisi olan başka biriyle sosyal arkadaşlık çerçevesinde olsa vakit geçirmesi,
- Eşin gün içinde gittiği yerler konusunda yalan söylemesi,
- Eski eş veya sevgiliyle görüşmek,
- Bakire olmadığını gizleme,
- Eşinden habersiz bir şekilde başkalarına yüksek borç verme, kredi çekme veya taahhüt altına
girme, - Taşınmazları eşin bilgi ve rızası dışında devretme,
- İnternet üzerinden sosyal arkadaşlık sitelerine girmek veya birileriyle sosyal medya üzerinden
duygusal ilişki kurma, - Karşı cinsten birileriyle telefon veya whatsapp, instagram vb. uygulamalar üzerinden sık sık
görüşmek.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsıldığının Kabul Edildiği Kanuni Haller (MK 166/2-3)
Şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası, kusur esasına dayanan bir çekişmeli boşanma
davası türüdür. Çekişmeli boşanma davasında, davacı taraf diğer tarafın az da olsa kusurlu olduğunu
ispatlayamadığı takdirde boşanma davası reddedilir.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsıldığının Karine Olarak Kabul Edildiği Haller
4721 sayılı Medeni Kanun, tarafların hiçbir kusuru olmasa bile aşağıdaki hallerde “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” nedeninin gerçekleştiğini kanuni düzenleme ile kabul etmiştir:
- Anlaşmalı Boşanma Halinde Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması: Anlaşmalı boşanma davaları,
evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesine dayanır. Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin
birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden
sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek
iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların
durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim, tarafların ve
çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının
hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz (MK m.166/2). - Ortak Hayatın Yeniden Kurulamaması: Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan
davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi halinde,
her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış
sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir (MK m.166/3).
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanma Davasının Sonuçları
- Kadının Kişisel Durumu
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle çekişmeli boşanma davasında boşanma kararı
verilmesi hâlinde kadın, evlenme ile kazandığı kişisel durumunu korur; ancak, evlenmeden önceki
soyadını yeniden alır. Eğer kadın evlenmeden önce dul idiyse hâkimden bekârlık soyadını taşımasına
izin verilmesini isteyebilir.
Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu ve bunun kocaya bir zarar
vermeyeceği ispatlanırsa, istemi üzerine hâkim , kocasının soyadını taşımasına izin verir.
Erkek eş, koşulların değişmesi hâlinde bu iznin kaldırılmasını isteyebilir. - Maddi ve Manevi Tazminat
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle çekişmeli boşanma davasında mevcut veya beklenen
menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan
uygun bir maddî tazminat isteyebilir.
Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer
taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.
Boşanmada maddi ve manevi tazminat davası, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle
boşanma davası ile birlikte açılmamış ise, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde
ayrı bir dava şeklinde de açılabilir. - Çocukların Velayeti
Yargıtay’a göre velayet, çocukların bakım, eğitim, öğretim ve korunması ile temsil görevlerini kapsar.
Velayet, aynı zamanda ana babanın velayeti altındaki çocukların kişiliklerine ve mallarına ilişkin
hakları, ödevleri, yetkileri ve yükümlülükleri de içerir. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle
çekişmeli boşanma davasında çocuğun velayetinin hangi eşe verileceği çocuğun “üstün yararı”
dikkate alınarak belirlenir. Velayet kendisinde olmayan eşin ise çocukla mahkemenin belirlediği belli
periyotlarla kişisel ilişki kurmasına izin verilir.
Mahkeme, belli yaşın üstündeki çocukların velayetini düzenlerken çocuğu dinlemeli ve velayet
konusundaki görüşünü sormalıdır. Yargıtay uygulamasına göre çocuğun idrak yaşı, 8 yaş veya üstüdür.
8 yaş veya bu yaşın üzerinde olan çocukların görüşü alınmadan velayetin düzenlenmesi, değiştirilmesi
veya kaldırılması mümkün değildir. - Yoksulluk ve İştirak Nafakası
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararı verilmesiyle, boşanma yüzünden
yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü
oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Bu nafakaya “yoksulluk nafakası” denilmektedir. Nafaka
yükümlüsünün kusuru aranmaz.
İştirak nafakası, velayeti kendisine verilmeyen eş aleyhine, ergin olmayan çocuk lehine herhangi bir
talep olmaksızın da hakim tarafından hükmedilen nafaka türüdür. Bu nafaka türünde eşlerin kusur
durumunun hiçbir önemi yoktur. Bu nafaka türündeki amaç ergin olmayan çocuğun yetiştirilmesi,
sağlık barınma, eğitim vs. giderlerine velayet kendisine verilmeyen eşin mali gücü oranında
katılmasını sağlamaktır. (Medeni Kanun m.182/2)
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararı verildikten sonra açılacak nafaka
davalarında, nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.
Evliliğin boşanma sebebiyle sona ermesinden doğan tazminat ve nafaka gibi taleplere ilişkin dava
hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
- Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanmada Mal Paylaşımı
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma kararından sonra, eşlerin bağlı olduğu
rejime ilişkin hükümlere göre mallar tasfiye edilir. Eşler herhangi bir rejim tercih etmemişse, mallar,
Medeni Kanun’un belirlediği yasal mal paylaşımı rejimi olan edinilmiş mallara katılma
rejimi çerçevesinde tasfiye edilir.
Boşanmada mal paylaşımı yapılırken öncelikle her eş kendi kişisel mallarını geri alır, yani bu mallar
paylaşıma dahil edilmez. Her eş kendi kişisel mallarını aldıktan sonra evlilik içerisinde elde edilen
“edinilmiş mallar” yarı yarıya paylaşılır.
Boşanma genellikle ilgili herkes için zor ve duygusal bir süreçtir. Bir çift evliliğini bitirmeye karar verdiğinde, yasal süreci yönlendirmek ve ilgili duygularla başa çıkmak bunaltıcı olabilir. Bu noktada bir boşanma avukatı yardımcı olabilir. Boşanma avukatı, boşanma ve bir evliliğin sona ermesi ile ilgili davaları ele alma konusunda uzmanlaşmış bir avukattır. Yasal süreçte size rehberlik edebilir ve geleceğiniz hakkında bilinçli kararlar almanıza yardımcı olabilirler.
Eskişehir Boşanma Avukatı Hakkında
Eskişehir boşanma avukatının birincil rollerinden biri, müvekkilinin çıkarlarını en iyi şekilde savunmaktır. Bu, müvekkilin kendine has durumunu ve amaçlarını anlamayı ve olumlu bir sonuca ulaşmak için çalışmayı içerir. İyi bir boşanma avukatı, müvekkilinin endişelerini dikkatle dinleyecek ve süreç boyunca uzman tavsiyesi ve rehberlik sağlayacaktır. Ayrıca, müvekkillerinin yasal haklarının korunmasını ve varılan tüm anlaşmaların adil ve makul olmasını sağlayacaklardır.
Eskişehir boşanma avukatının diğer bir rolü ise boşanma dilekçesi ve anlaşmalı boşanma protokolü gibi yasal belgelerin hazırlanmasını sağlamaktır. Boşanma avukatı ayrıca müvekkilini duruşma ve yargılama gibi mahkeme işlemlerinde temsil edebilir ve müvekkili adına diğer tarafın avukatıyla müzakere edebilir.
Boşanma yasal sürecine başlayacaksanız veya boşanma yasal sürecinin ortasındaysanız, sizi temsil edecek deneyimli ve kalifiye bir Eskişehir boşanma avukatı bulmanız önemlidir. Boşanma davalarını ele alma konusunda tecrübeli olan ve ülkenizdeki boşanmayla ilgili yasalar ve prosedürler hakkında bilgi sahibi olan bir avukat arayın. İyi bir Eskişehir boşanma avukatı, çıkarlarınızın en iyi savunucusu olacak ve bu zorlu süreçte güvenle ve kolaylıkla ilerlemenize yardımcı olacaktır.
Eskişehir Boşanma Avukatı Çalışma Alanları
Eskişehir boşanma avukatının sizin için neler yapabileceğine dair bazı ek bilgiler:
- Çekişmeli boşanma davaları,
- Anlaşmalı boşanma davaları,
- Boşanma protokolü,
- Terk sebebi ile boşanma davaları,
- Zina sebebi ile boşanma davaları,
- Hayata kast, Pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış sebebi ile boşanma davaları,
- Küçük düşürücü suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme sebebi ile boşanma davaları,
- Akıl hastalığı sebebi ile boşanma davaları
- Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanma davaları hususlarında açılacak davalarda da hizmet vermektedir.